sevgili balıkçı abiim,
sabahları duş alıp parfüm kokusuyla geldiğim okulumdan, senin sayende buram buram balık ekmek kokarak çıkıyorum her akşam.
her seferinde yanından geçerken cız bız kızaran balıklara bakmamaya çalışıyorum, inatla gösteriyorsun en kılçıksızını.
"ama çoook tazeee" diye bağırıyorsun, solfej dersinin içine ediyorsun.
çingaane çiçekçilerle ses yarıştırıyorsun onlar "bi milyoooooooooooon" diye bağırırken sen "üç milyooooon" diyorsun ayıp ediyorsun.
( çingaane çiçekçiye not: her seferinde "kendine bir çiçek al kıız" deyip durma, çakıcam bi tane )
ayyaş müşterilerin var dikkatimi çekti lütfen onları okulun duvarlarına işemeleri için teşfik etme onlara daha fazla ayran verme, burnumun direği sızlıyor yapma artık, yapma lan!
kaç yıldır orda balık ekmek satıyorsun bilinmez ama okulun duvarlarına sinmiş adamsın, sen gitsen de kokun hep kalacak..
ayrıca büfenin 1 litrelik erikli sularını balıklı ellerinle dizme oraya, su içerken sudan çıkmış balık etkisi de yaratıyorsun, bıktım artık pet şişeyi ıslak mendille silmek isterken ıslak mendil bulamamaktan.
son olarak bana bi balık ekmek çek kılçıksız, soğanlı, nasıl da canım çekti..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder